Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

dört bir yanı

  • 1 dört

    четы́ре
    * * *
    озвонч. -dü
    1) четы́ре

    dördümüz — че́тверо из нас

    dörtte bir — че́тверть, одна́ четвёртая (чего-л.)

    dörtte bir çay kaşığı tuz — че́тверть ча́йной ло́жки со́ли

    dört yaşındadır — ему́ четы́ре го́да

    saat dörtte — в четы́ре часа́

    2) с именами на -lı / -lık четырёх-, име́ющий четы́ре...

    dört silindirli makine — четырёхцилиндро́вая маши́на

    3) со словом taraf и т. п. все

    dört bir taraf[ı], dört taraftan — со всех сторо́н

    dört bir yanı — все сто́роны (кого-чего-л.)

    ••
    - dört başı mamur
    - dört dönmek
    - dört dörtlük
    - dört duvar arasında kalmak
    - dört elle sarılmak
    - dört elle yapışmak
    - dört göz bir evlat için
    - dört gözle beklemek
    - dört kitap
    - dört köşe olmak
    - dört üstü murat üstü
    - dört yanı deniz kesilmek

    Türkçe-rusça sözlük > dört

  • 2 dört

    (-dü)
    1) четы́ре

    dörtümüz — че́тверо из нас, нас че́тверо

    dörtte bir — че́тверть, одна́ четвёртая

    dörtte bir çay kaşığı tuz — че́тверть ча́йной ло́жки со́ли

    dört buçuk — четы́ре с полови́ной

    3) со словами, оканчивающимися на lı, lık четырёх…, име́ющий четы́ре …

    dört benekli — а) име́ющий четы́ре очка́ (об игральных костях и т. п.); б) карт. четвёрка

    dört silindirli makine — четырёхцилиндро́вый дви́гатель

    dört zamanlı — четырёхта́ктный

    4) в сочет. со словами «сторона́», «часть све́та» и т. п. всё, все

    dört bir taraf(ı), dört taraftan — со всех сторо́н

    dört bir yanı — все сто́роны, всё круго́м

    Büyük Türk-Rus Sözlük > dört

  • 3 dört

    "1. four. 2. all (sides, directions, parts). - ayak üstüne düşmek to land on one´s feet, be very lucky; to get out of trouble easily. - ayaklı quadruped, four-legged. - başı mamur in perfect condition, prosperous, flourishing. -te bir one fourth, a quarter. - bir tarafı/ yanı all around it, on all sides of it. - bucak everywhere. - dönmek 1. to search desperately for a remedy. 2. to scurry around. - dörtlük 1. mus. whole note. 2. perfect. - duvar arasında kalmak to be shut in. - elle sarılmak/yapışmak /a/ 1. to go into (something) wholeheartedly. 2. to cling to (someone) for support and help. - göz person wearing glasses. - gözle bakmak /a/ to look carefully (at). - gözle beklemek /ı/ to wait eagerly (for). - göz bir evlat için. proverb All that parents do is for their children. - işlem the four arithmetical operations. - köşe/köşeli four-cornered, four-sided; square. - köşe olmak to be highly pleased, be delighted. - taraftan on all sides. - üstü murat üstü fortunate, prosperous, flourishing. - yanına bakmak/- yana bakınmak to look all around. - yanı deniz kesilmek to be left without help or hope."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > dört

См. также в других словарях:

  • dört — is., dü 1) Dört sayısının adı 2) Bu sayıyı gösteren 4, IV rakamlarının adı 3) sf. Üçten bir artık Birleşik Sözler dört ayak dört ayaklılar dört bir dört bucak dörtcihar dörtçeker …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TENKİH-ÜL MENAT — Menatın, yani illetin ayıklanması. Usul ü Fıkhın kıyas bahsine ait bir ıstılahtır. Kıyasın dört rüknünden biri olan illetin, diğer benzeri hususiyetlerden ayıklanmasıdır. Şöyle ki: Şâri (Allah C.C.) bir hükmü bir sebebe bina eder. Fakat o illetle …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • duba — is., den. 1) Yük taşımak veya köprü kurmak için kullanılan altı düz bir tür deniz aracı 2) İçi boş, her yanı kapalı, suyun üstünde yüzen bir tür büyük şamandıra Dört beş duba üstüne bir küçük tahta köşk kurmuşlar. B. R. Eyuboğlu Birleşik Sözler… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kim kime dum duma — kimsenin kimseyle ilgilenmediği, kimseye önem verilmediği, çok karışık bir durumu anlatan bir söz Gece yarısı kim kime dum duma, köşk de eski yapı zaten, baca gibi alev bir anda dört yanı sarıvermiş. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • üzere — zf. 1) Amacıyla Müzakere bitince üç dört gün sonra gene evde buluşmak üzere ayrıldılar. P. Safa 2) Şartıyla Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsiniz. 3) Neredeyse Bu yangın kalbimizde başlıyorsa yani ümitsiz bir aşka düşmek üzere… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • canı sıkılmak — 1) içi sıkılmak, yapacak bir işi olmamaktan tedirginlik duymak Bu dört yanı duvarlı, tek kat, basık ve toprak evde öyle canı sıkılıyordu ki... R. H. Karay 2) keyfi kaçmak Eski hasırı bu yüzden yaktığı için balıkçının sözüne fena canı sıkılmıştı.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HABAK — f. Mandıra, ağıl. * Dört yanı bir duvar veya set ile çevrilmiş yer, avlu …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»